Hyperliquid, kısa sürede merkeziyetsiz sürekli ticaret piyasasında lider konumuna gelerek, DeFi sürekli protokolleri arasında etkileyici bir %80 pazar payı elde etti. Kasım 2024'te %30'luk bir payla başlayan protokol, altı ay içinde hakimiyetini iki katına çıkardı ve merkeziyetsiz platformların artan cazibesini gözler önüne serdi. Bu borsalar, tüccarlara fonlarının kendi kendine yönetimi, KYC gerekliliklerinin olmaması ve merkezi platformlara kıyasla daha düşük karşılıklı riskler gibi avantajlar sunuyor. Merkeziyetsiz alanda lider konumda olmasına rağmen, Hyperliquid, sürekli ticaret pazarında daha fazla büyüme potansiyeline sahip. Bu ay, 165 milyar dolar işlem hacmi işlem gördü ve bu, Binance’in 1,7 trilyon dolarlık hacminin yaklaşık %9'una denk geliyor, hem genişleme fırsatlarını hem de pazar payı elde etmedeki başarılarını vurguluyor. Hyperliquid'i ayıran, finansman ve tokenomik modeli. Girişim sermayesi kullanmadan gelişimini başlattılar, böylece kurumsal yatırımcılar pazarda token satın almak zorunda kaldı ve bu durum VC token kilit açmalarından kaynaklanabilecek eşitsiz dağılımlardan kaçınılmasını sağladı. Hyperliquid'in başarısı, DeFi türevleri altyapısının olgunluğunu yansıtarak, merkeziyetsiz platformların kullanıcı deneyimi ve likidite sağlama konularında merkezli borsalarla rekabet edebileceğini göstermektedir. Merkezi platformlar üzerindeki düzenleyici baskılar arttıkça, tüccarlar merkeziyetsiz alternatifler ararken Hyperliquid'in büyümesi hız kazanabilir.
❓ Hyperliquid'in merkezi borsalara göre avantajları nelerdir?
Hyperliquid, fonların kendi kendine saklanması, KYC gerekliliklerinin olmaması ve daha düşük karşılıklı riskler gibi avantajlar sunar.
❓ Hyperliquid, diğer protokollerden farklı olarak finansmanına nasıl yaklaştı?
Hyperliquid, girişim sermayesi kullanmadı, bu da kurumsal yatırımcıları piyasada token satın almaya zorladı.
❓ Hyperliquid sürekli pazarın ne kadarını kontrol ediyor?
Hyperliquid, DeFi sürekli pazarının yaklaşık %80'ini kontrol ediyor.